Starbucks’ın domine ettiği sektörde farklılaşmayı başaran Espressolab’i inceledik. Espressolab stratejisi.
İlk olarak 2014’te İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde şubesini açtı.
Ardından Starbucks ve Caffe Nero gibi 2. nesil kahvecilerin yanında 3. nesil olarak pazarda yerini aldı.
Sonra 9 yılda Türkiye ve yurt dışında toplam 192 mağazaya ulaştı.
Peki nasıl?
Marka Vaatleri:
2. nesil kahvecilerin vaadi konfordu.
Örneğin, Starbucks’ın rahat oturma grupları, self-servis hizmeti ve kişiselleştirme başarısı onları pazarın lideri yaptı.
3. Nesil kahvecilerin vaadi kaliteydi.
Böylece kahvenin yetiştiği bölge, kavrulma süresi, demleme ekipmanları ile markalar farklılaşmaya başladı.
Müşteri İhtiyaçları:
2. nesil kahveciler, müşterileri için bir sosyalleşme alanıydı. İnsanların evlerinin dışında kendilerini rahat hissedecekleri yerlere ihtiyaç vardı.
3. nesil kahveciler, müşterileri için kimlik yaratma alanıydı. Böylece kendilerini iyi hissedebilecekleri bir deneyim arayanlar için oluşturulmuştu.
Espressolab:
Starbucks’ın geniş kitlelere yayılmasıyla kaybolan kimlik hissini geri getirdi.
Ardından Deneyim arayanlara cool hissetme yolunu açtı ve bunu gençlere hitap eden marka tonuyla başardı.
Modern mimarinin örneklerini taşıyan mekanlarıyla, Starbucks’ı kantin gibi göstermeyi başardı.
Espressolab’in tehlikesi:
Her popülerleşen marka gibi espressolab de bir kimlik bunalımına girebilir.
Bunu engellemenin yolu, yola çıktığı ana vaadini korumak ve değişen müşteri ihtiyaçlarına karşı markanın güncel kalmasını sağlamak.
Fazla sayıda oyuncu olan bir sektörde farklılaşmak, dikkat çekmek ve büyümek her zaman zordur. Çünkü tüketiciler ihtiyacı olan ürüne her yerde, her markadan büyük kolaylıkla ulaşır. Bu da farklı alanlarda farklılaşmak, gelişmek, başka hedef kitlelere ulaşmak ve bazen de başka markalarla iş birliği yapmak gerekliliğine neden olur.
Şirketler bu tarz vahşi ve doyuma ulaşmış pazarlarda, ürünün üzerine bir başka fayda daha sunmak zorundadır. Bu da marka algısıdır. Marka algısı tüketiciler için yeni bir deneyimi vadeder ve artık ürün yerine bu deneyim pazarlar.
Espressolab yarattığı kimlik ile hem globaldeki en büyük kahve zincirlerinden hem de yereldeki güçlü rakiplerinden ayrışmayı başardı. Bunu da markanın temelini oluşturan genç, dinamik ve deneyimi esas alan marka stratejisi ile başardı.
Biz de Espressolab stratejisi içerisinde hızlı şekilde büyümesinde etken olan faktörleri inceledik.